SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

BİRR VE SILA BAHSİ

<< 2612 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

112 - (2612) حدثنا عبدالله بن مسلمة بن قعنب. حدثنا المغيرة (يعني الحزامي) عن أبي الزناد، عن الأعرج، عن أبي هريرة، قال:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم "إذا قاتل أحدكم أخاه، فليتجنب الوجه".

 

[ش (فليتجنب الوجه) قال العلماء: هذا تصريح بالنهي عن ضرب الوجه. لأنه لطيف يجمع المحاسن. وأعضاؤه نفيسة لطيفة. وأكثر الإدراك بها. فقد يبطلها ضرب الوجه وقد ينقصها، وقد يشوه الوجه. والشين فيه فاحش لأنه بارز ظاهر لا يمكن ستره].

 

{112}

Bize Abdullah b. Mesleme b, Ka'neb rivayet etti. (Dediki): Bize Muğîra (yâni El-Hizârnî) Ebû'z-Zinad'dan, o da A'rac'dan, o da Ebû Hureyre'den naklen rivayet etti. Şöyle demiş: ResûluIIah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Biriniz kardeşiyle kavga ettiği vakit yüzs vurmaktan sakınsın.» buyurdular.

 

 

112-م - (2612) حدثناه عمرو الناقد وزهير بن حرب. قالا: حدثنا سفيان بن عيينة عن أبي الزناد، بهذا الإسناد. وقال "إذا ضرب أحدكم".

 

{m-112}

Bize bu hadîsi Anıru'n-Nâkıd ile Züheyr b. Harb rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize Süfyân b. Uyeyne, Ebû'z-Zinad'dan bu isnadla rivâyel etti. Ve:

 

«Biriniz vurduğu vakit,..» dedi.

 

 

113 - (2612) حدثنا شيبان بن فروخ. حدثنا أبو عوانة عن سهيل، عن أبيه، عن أبي هريرة،

 عن النبي صلى الله عليه وسلم قال "إذا قاتل أحدكم أخاه، فليتق الوجه".

 

{113}

Bize Şeybân b. Ferrûh rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Avâne, Süheyl'den, o da babasından, o da Ebû Hureyre'den, o da Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayet etti:

 

«Biriniz kardeşiyle kavga ederse, yüzden sakınsın!»

 

 

114 - (2612) حدثنا عبيدالله بن معاذ العنبري. حدثنا أبي. حدثنا شعبة عن قتادة. سمع أبا أيوب يحدث عن أبي هريرة قال:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم "إذا قاتل أحدكم أخاه، فلا يلطمن الوجه".

 

{114}

Bize Ubeydullah b. Muâz El-Anberî rivayet etti. (Dediki): Bize babam rivayet etti. (Dediki): Bize Şu'be Katâde'den rivayet etti. O da Ebû Eyyûb'u, Ebû Hureyre'den naklen rivayet ederken dinlemiş, Ebû Hureyre şöyle demiş: Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Biriniz kardeşiyle kavga ederse, sakın yüze vurmasın!» buyurdular.

 

 

115 - (2612) حدثنا نصر بن علي الجهضمي. حدثني أبي. حدثنا المثنى. ح وحدثني محمد بن حاتم. حدثنا عبدالرحمن بن مهدي عن المثنى بن سعيد، عن قتادة، عن أبي أيوب، عن أبي هريرة، قال:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم. وفي حديث ابن حاتم عن النبي صلى الله عليه وسلم قال "إذا قاتل أحدكم أخاه، فليتجنب الوجه. فإن الله خلق آدم على صورته".

 

[ش (فإن الله خلق آدم على صورته) هذا من أحاديث الصفات. وإن من العلماء من يمسك عن تأويلها ويقول: نؤمن بأنها حق وأن ظاهرها غير مراد ولها معنى يليق بها. وهذا مذهب جمهور السلف، وهو أحوط وأسلم].

 

{115}

Bize Nasr b. Ali El-Cehdamî rivayet etti. (Dediki): Bana babam rivayet etti. (Dediki): Bize Müsennâ rivayet etti. H.

Bana İMuhammed b. Hatim de rivayet etti. (Dediki): Bize Abdurrahman b. Mehdi, Müsennâ b. Saîd'den, o da Katâde'den, o da Ebû Eyyûb'dan, o da Ebû Hureyre'den naklen rivayet etti. Ebû Hureyre, Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdu demiş. İbni Hâtim'in hadîsinde ise Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen ibaresi vardır:

 

«Bîriniz kardeşiyle kavga ederse yüzden kaçınsın! Çünkü Allah Âdem'i kendi suretinde yaratmıştır.» buyurmuşlar.

 

 

116 - (2612) حدثنا محمد بن المثنى. حدثني عبدالصمد. حدثنا همام. حدثنا قتادة عن يحيى بن مالك المراغي (وهو أبو أيوب)، عن أبي هريرة؛

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال "إذا قاتل أحدكم أخاه، فليتجنب الوجه".

 

{116}

Bize Muhammed b. Müsennâ rivayet etti. (Dediki): Bana Abdu's-Samed rivayet etti. (Dediki): Bize Hemmam rivayet etti. (Dediki): Bize Katâde, Yahya b. Mâlik El-Merâğî'den (bu zât Ebû Eyyûb'dur), o da Ebû Hureyre'den naklen rivayet etti ki: Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Bîriniz kardeşiyle kavga ederse yüzden kaçınsın!» buyurmuşlar.

 

 

İzah:

Bu hadîsi Buhari Kitâtu'I-Itk'da tahric etmiştir.

 

Bu hadîsler bir insanı döverken yüzüne vurmaktan sarahaten nehy etmektedirler. Nehyin zahiri yüze vurmanın haram olduğunu gösterir. Bu nehyin sebebi; yüz, insanın güzelliklerini toplayan bir uzuv olmasıdır. Ona vurmak noksanlığına veya çirkinleşmesine sebep olabilir. Çünkü yüz açıktır. Korunması mümkün değildir. Kocanın karısını veya çocuğunu yahut kölesini terbiye için dövmesi hükümde dahildir. Yüze vurmaktan sakınması gerekir.

 

«Çünkü Allah Âdem'i kendi suretinde yaratmıştır...» cümlesi sıfat hadîslerindendir. Bu hadîslerin hükmünü iman bahsinde görmüştük. Kısaca burada da arzedelim ki, ulemadan bazılarına göre cümledeki zamir dövülen kimseye aittir. Bu takdirde mânâ: Allah Âdem'i Âdem suretinde yaratmıştır, demek olur. Bir takımları zamirin Allah'a râci olduğunu söylemişlerdir. Çünkü hadîsin bazı tariklerinde:

 

«Allah Teâlâ Âdem'i Rahmanın suretinde yaratmıştır.» denilmiştir. Bu rivayete bakarak ulemâdan bazıları: «Biz bu cümlenin hak olduğuna itikâd eder; te'vîlinden kaçınırız. Cümlenin zahiri mânâsı murad değildir. Onun kendine lâyık bir mânâsı vardır.» demişlerdir. Selefin mezhebi budur. En doğru ihtiyat yolu da budur. Bir takımlarına göre İse Allah Teâlâ'nın tenzihine lâyık şekilde te'vil olunur. Mazirî'nin beyânına göre İbni Kuteybe. bu hadîsi zahirî mânâsı üzerine ele almış ve; «Allah Teâlâ'nın sureti vardır. Fakat başka suretler gibi değildir.» demişse de, bu mütalâa hata ve fasittir. Çünkü suret terkibi ifâde eder. Mürekkeb olan her şey ise hâdisdir. Allah Teâlâ hadis değildir. Binâenaleyh mürekkeb ve musavver de değildir. îbnü Kuteybe'nin sözü: «Allah.cisimdir. Ama başka cisimler gibi değildir.» diyen Mücessime fırkasının bâtıl sözüne benzer. Cümledeki zamirin Allah'a izafe edilmesi teşrif ve ihtisas içindir. Nitekim Nâkatullah ve Beytullah gibi terkiblerde de hüküm budur.